Zar Lipidleri
Bir zarın iki katlı yapısı, lipidlerinin kimyasını yansıtır. Zarlarda en bol bulunan lipidler fosfolipidler, yani fosfat bağlı lipidlerdir. Bu fosfat, lipidin hidrofilik veya suyu seven başındadır (Yunanca hidros veya “su” ve philos veya “dostluk”tan gelir); lipidin kuyruğu hidrofobik veya su iticidir (Yunanca "korku" için phobos'tan gelir). Bir zarda, iki fosfolipit tabakası bir çeşit sandviç oluşturur: zarın her iki tarafında sulu ortama bakan hidrofilik kafalar "ekmek" görevi görürken, lipid kuyruklarının yağlı hidrofobik "butter" onu doldurur.
Membranın
üst ve alt katmanlarındaki lipit molekülleri, komşu lipitlerle yer değiştirerek
serbestçe yan yana hareket eder. Hücre içindeki hücre iskeleti liflerine
bağlanmayan zar proteinleri de zar içinde serbestçe göç eder. Serbest akan
lipit ve protein koleksiyonu olarak bir zarın bu görüntüsü, "zar yapısının
akışkan mozaik modeli" olarak adlandırılır. Lipidlerin zarın bir
katmanından diğerine hareketi çok daha sınırlıdır. Çift tabakanın içinde paketlenmiş
hidrofobik kuyrukların çalılığı, suda çözünür moleküllerin hareketini engeller.
Lipid başları kuyruktan ayrılırlarsa suda çözünür olacağından, hidrofobik iç
kısımdan uzakta, çift tabakanın dışında kalırlar.
Çift tabakanın oluşturduğu bariyer, bir hücrenin içeriğini
çevresindeki ortamdan ayırır. Bu ayırma, içeride ve dışarıda farklı iyon ve
organik molekül konsantrasyonlarına izin verir. Örneğin, potasyumun (K+)
konsantrasyonu hücrelerin içinde dışarıdan daha yüksektir; sodyum (Na+) için
tam tersidir.
Yorumlar
Yorum Gönder